oturaklı

oturaklı
s.
1. 有牢固基础的, 有坚实地基的: \oturaklı bir yapı 地基坚实的建筑
2. 坚固可靠的, 结实的, 牢固的: \oturaklı bina 坚固的大厦, 有坚固基础的大厦 \oturaklı şişe 宽底瓶 \oturaklı vazo 稳固的花瓶
3. 认真的, 严肃的, 审慎的; (外貌、风度)稳重的, 庄重的: Terbiyeli, malûmatlı ve oturaklı bir adamdı. 他曾是一个很有教养的、学识渊博的、稳重的人。
4. 适当的, 适宜的; 说得合适的(话)

Türkçe-Çince Sözlük. 2014.

Игры ⚽ Нужен реферат?

Look at other dictionaries:

  • oturaklı — sf. 1) Sağlam, gösterişli Çoğu dört köşe, kalın, oturaklı olan Arap üslubu minareler o ruhaniliği vermez. R. H. Karay 2) Yerinde sağlam duran 3) Yerinde ve sırasında söylenen, çarpıcı (söz) 4) mec. Saygı uyandıran, ağırbaşlı (kimse) Seçmenleriniz …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • hanım hanımcık — sf., ğı 1) Oturaklı davranışları olan (kadın veya kız) 2) zf. Oturaklı bir biçimde Kaynanam rahat vermiyor ki evimde hanım hanımcık oturayım. S. Birsel …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • oturaklılık — is., ğı Oturaklı olma durumu …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • ağır durmak — ciddi, ağırbaşlı, oturaklı, soğukkanlı hareket etmek Devlet adamlarının ileri gelenleri böyle sözlere karışmaz, ağır dururlar. M. Ş. Esendal …   Çağatay Osmanlı Sözlük

  • HADIYD — (Hazîz) Oturaklı, mütemekkin, yer. * Dağ eteği. Zir. Alçak yer. * Koz: Ayın veya başka bir seyyarenin mahreki üzerinde dünyaya en yakın bir mesafede bulunan nokta. Dünya ile diğer seyyarelerin güneşin merkezinden en uzak oldukları bir nokta …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • KADIRGA — Buharlı gemilerin icadından evvel kullanılan harp gemilerinden biri. Kürek ve yelkenle kullanılırdı. Kadırgalar 25 oturaklı idi ve her küreği dörder adam tarafından çekilirdi. (O.T.D.S …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

  • KARAR — Değişmez hâle gelmek. * Sabit ve sakin olmak. * Ne az ne çok olan tam ölçü. Ölçülülük. * Gitmeyip kalmak. * Oturaklı yer. Sâkin olacak yer. * Anlaşılan ve sabit hâle gelen son karar sözü. * Mahkemece verilen son söz ve neticeye bağlama. *… …   Yeni Lügat Türkçe Sözlük

Share the article and excerpts

Direct link
Do a right-click on the link above
and select “Copy Link”